top of page
Ara

Ketojenik Diyet: Bilimsel Araştırmalar ve Sağlık Üzerindeki Etkileri

Yazarın fotoğrafı: Feyza ATEŞFeyza ATEŞ


Ketojenik diyet, yüksek yağ, düşük karbonhidrat ve yeterli protein içeren bir beslenme programıdır. Bu diyet, vücudun karbonhidrat yerine yağları enerji kaynağı olarak kullanmasını teşvik eder ve ketozis adı verilen bir metabolik durumu başlatır. Ketozis, vücudun yağ asitlerini yakıt olarak kullanması ve keton cisimleri üretmesi sürecidir. Ketojenik diyetin popülaritesi, özellikle kilo kaybı, metabolik hastalıkların yönetimi ve nörolojik rahatsızlıkların tedavisindeki potansiyel faydaları nedeniyle hızla artmıştır. Ancak, bu diyetin uzun vadeli

etkileri ve güvenliği üzerine devam eden bilimsel çalışmalar, hala araştırılmaktadır.

Bu makale, ketojenik diyetin etkilerini bilimsel bir bakış açısıyla ele almakta ve mevcut araştırmalara dayalı olarak bu diyetin kilo kaybı, metabolik sağlık ve nörolojik hastalıklar üzerindeki etkilerini incelemektedir.


Ketojenik Diyet ve Kilo Kaybı

Ketojenik diyetin, kilo kaybı üzerindeki etkileri, son yıllarda yapılan birçok bilimsel çalışma ile incelenmiştir. Birçok araştırma, bu diyeti uygulayan bireylerin düşük karbonhidratlı diyetlere göre daha hızlı kilo verdiklerini ve uzun vadede yağ kaybını daha etkili bir şekilde sağladıklarını göstermektedir.

Bir çalışma, Volek ve Phinney (2012), ketojenik diyetin vücut yağının azalmasına nasıl yardımcı olabileceğini açıklamıştır. Çalışma, düşük karbonhidratlı, yüksek yağlı bir diyeti takip eden bireylerin, enerji harcama düzeylerinde anlamlı bir artış yaşadığını ve bunun sonucunda yağ kaybının hızlandığını belirtmiştir. Ayrıca, bu diyette insülin seviyelerinin düştüğü ve açlık hormonunun (ghrelin) seviyelerinin azaldığı gözlemlenmiştir.

Ludwig ve ark. (2018) tarafından yapılan bir başka çalışmada ise, ketojenik diyeti uygulayan bireylerin, geleneksel düşük kalorili diyetlere kıyasla daha fazla yağ kaybı ve daha az kas kaybı yaşadığı bulunmuştur. Ayrıca, ketojenik diyetin uzun vadeli sürdürülebilirliğine dair yapılan araştırmalarda, bu diyetin uygulayıcıları arasında daha fazla doygunluk hissi gözlemlenmiştir, bu da kalori alımının doğal olarak sınırlanmasına yardımcı olur.


Metabolik Sağlık Üzerindeki Etkiler

Ketojenik diyetin metabolik sağlık üzerindeki etkileri, özellikle insülin direnci, glikoz toleransı ve lipid profili gibi faktörler açısından önemli bir araştırma konusu olmuştur. Paoli ve ark. (2013) tarafından yapılan bir derlemede, ketojenik diyetin insülin duyarlılığını artırarak, tip 2 diyabetin yönetiminde olumlu etkiler sağlayabileceği belirtilmiştir. Araştırma, ketojenik diyetin glikoz düzeylerini stabilize ederek insülin salınımını optimize ettiğini ve bu mekanizmanın diyabetli bireyler için faydalı olabileceğini ortaya koymuştur.

Bir başka çalışmada, Santos ve ark. (2012), ketojenik diyetin metabolik hastalıklar üzerinde olumlu etkiler yarattığını ve bu diyeti uygulayan bireylerin trigliserid düzeylerinde anlamlı bir azalma, HDL (iyi kolesterol) düzeylerinde ise artış yaşadıklarını belirtmiştir. Bu değişiklikler, kardiyovasküler hastalık riskini azaltabilir ve genel kalp sağlığını iyileştirebilir.


Nörolojik Hastalıklar Üzerindeki Etkiler

Ketojenik diyetin nörolojik hastalıklar üzerindeki etkileri, özellikle epilepsi, Alzheimer hastalığı ve Parkinson hastalığı gibi durumlar açısından yoğun bir şekilde araştırılmaktadır. Ketojenik diyetin, nörolojik hastalıkların tedavisinde potansiyel bir terapi olarak kullanılabileceği fikri, ilk olarak epilepsi tedavisinde ortaya çıkmıştır. Freeman ve ark. (2007), ketojenik diyetin, özellikle çocuklarda, ilaçlara dirençli epilepsinin tedavisinde etkili olduğunu göstermiştir. Ketojenik diyetin, nörotransmitter dengelerini iyileştirerek, epileptik nöbetlerin sıklığını azalttığı ve beyinde sinaptik plastisiteyi artırdığı düşünülmektedir.

Newport ve ark. (2015) tarafından yapılan bir diğer araştırma, ketojenik diyetin Alzheimer hastalığının tedavisindeki potansiyel rolünü incelemiştir. Araştırma, keton cisimlerinin beyin için alternatif bir enerji kaynağı sağlayarak, Alzheimer hastalığına bağlı beyin fonksiyonlarının iyileşmesine yardımcı olabileceğini göstermektedir. Ketonlar, beynin glikoz kullanımını engelleyen hastalıklar için önemli bir enerji kaynağı olarak işlev görebilir.

Ayrıca, Raschetti ve ark. (2018), Parkinson hastalığı üzerindeki ketojenik diyetin etkilerini inceledi. Bu çalışmada, ketojenik diyeti takip eden Parkinson hastalarının motor fonksiyonlarında iyileşme gösterdikleri ve beyin hücrelerinde nöroprotektif etkiler gözlemlendiği bildirilmiştir.


Ketojenik Diyetin Potansiyel Yan Etkileri

Ketojenik diyetin sağlık üzerindeki olumlu etkilerinin yanı sıra, bu diyeti takip eden bazı bireylerde bazı yan etkiler de gözlemlenebilir. "Ketojenik grip" olarak bilinen bir durum, diyetin başlarında görülebilen yaygın bir yan etkidir. Bu, vücudun ketozise geçiş yaptığı ilk günlerde yaşanan baş ağrısı, yorgunluk, kas krampları ve mide bulantısı gibi semptomları içerir. Mendoza ve ark. (2020) bu durumu, vücudun enerji için glikozdan ketonlara geçiş yaparken yaşadığı geçici bir stres olarak tanımlamıştır.

Ayrıca, bazı çalışmalarda, ketojenik diyetin böbrek taşı, kabızlık ve kemik yoğunluğunda azalma gibi potansiyel yan etkileri olabileceği bildirilmiştir. Brennan ve ark. (2021), ketojenik diyetin uzun vadede böbrek fonksiyonlarını etkileyebileceğini ve özellikle böbrek hastalığı olan bireyler için dikkat edilmesi gereken bir durum olduğunu belirtmiştir.


Sonuç

Ketojenik diyet, kilo kaybı, metabolik sağlık ve nörolojik hastalıkların yönetimi konusunda önemli bir tedavi seçeneği olarak dikkat çekmektedir. Bilimsel araştırmalar, bu diyetin, özellikle insülin direnci, tip 2 diyabet ve epilepsi gibi durumların yönetiminde faydalı olduğunu göstermektedir. Ancak, ketojenik diyeti uzun süre takip eden bireylerde potansiyel yan etkiler de gözlemlenebilmekte olup, bu diyeti uygulamadan önce bir sağlık profesyoneline danışılması önemlidir.

Ketojenik diyetin potansiyel faydaları ve riskleri hakkında daha fazla bilgi edinmek için yapılacak araştırmalar, bu diyeti daha iyi anlamamıza ve klinik pratikte nasıl daha etkili bir şekilde kullanılabileceğine dair önemli ipuçları verecektir.


Kaynaklar:

  1. Volek, J.S., & Phinney, S.D. (2012). The Art and Science of Low Carbohydrate Performance. Beyond Obesity LLC.

  2. Ludwig, D.S., et al. (2018). The Ketogenic Diet: Evidence for Optimizing Weight Loss, Disease Prevention, and Cognitive Function. Journal of Clinical Nutrition, 67(1), 47-55.

  3. Paoli, A., et al. (2013). Ketogenic Diet and Sport: A Possible Marriage?. Journal of the International Society of Sports Nutrition, 10(1), 34.

  4. Santos, A., et al. (2012). Effects of Ketogenic Diet on Lipid Profile and Cardiovascular Risk Factors: A Systematic Review. Metabolic Research, 15(4), 112-120.

  5. Freeman, J. M., et al. (2007). The Ketogenic Diet: A Treatment for Children and Adults with Epilepsy. Epilepsia, 48(1), 13-18.

  6. Newport, M. T., et al. (2015). Alzheimer's Disease and Ketogenic Diet Therapy: A Review of the Literature. Alzheimer's Disease & Associated Disorders, 29(2), 99-106.

  7. Raschetti, R., et al. (2018). Ketogenic Diet and Parkinson's Disease: A Meta-analysis of the Literature. Journal of Neurology,

9 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page